Ayça’nın Öyküsü: Dev Adam
Ayça’nın Öyküsü: Dev Adam
Ayça henüz yedi yaşında, ilkokula gidiyor. Çok sevdiği öğretmeni Enver bey onun sınıfında ders veriyor ve ayça öğretmenini çok seven bir çocuk.
Bir gün öğretmeni Enver bey sınıfta arkadaşlarına kim güzel bir masal anlatır acaba der. Ayça ben der ve arkadaşlarına anlatmaya başlar.
Bir gün annesine ben ormana papatya, menekşe ve kır çiçekleri toplamak istiyorum der. Annesi de izin verir. Ekmek su gibi ihtiyaçlarını azık yapıp verir. Azığını alan Ayça ormanın yolunu tutar. Kestirme yoldan gitmek isteyince de yolunu şaşırır. Şu yoldan bu yoldan derken bilmediği bir yöne sapar ve yürümeye başlar. Birden karşısında koca bir ev görür merak eder.
Akşam da olmak üzeredir, hava kararmaya başlar. Evin kapısına gelir, kapıyı çalar ama cevap alamaz. Kapıyı şöyle bir itince açılır içeri girer kimseyi göremez.
Fakat o da ne? Her şey o kadar büyüktür ki, bütün eşyalar kocaman kocamandır. Tabak, kaşık, çatallar, masalar, sandalyeler, şaşkın vaziyette evi gezerken bir horlama sesi duyar. Kafasını çevirdiğinde kocaman bir adam hem de dev gibi bir adam görür. Bu dev adam Ayçanın kokusunu alır almaz hemen uyanır. Burada insan var, insan kokusu alıyorum diye gürler ve Ayça’yı görür. Ayça’da bu esnada kaçmaya çalışmaktadır ama dev adam onu çabucak yakalar ve bir çuvalın içine koyar. Çuvalın da ağzını sıkıca bağlar ve seni akşama yiyeceğim diyerek kilerin tavanına çuvalı asar.
Dev adam avını yakalamış ve akşam ziyafetini tamamlamış olmanın rahatlığı ile tekrar uykuya dalar. Ayça tavanda asılı bir şekilde ne yapacağını düşünürken cebindeki çakısını hatırlar ve çuvalı keserek kurtulur. Sonra Ayça dev adamın ahırına gider. Ahırda devin kuzusu vardır hemen bu kuzuyu yakalar ve çuvalın içine koyar, çuvalla birlikte kilere tekrar döner ve içinde kuzu olan çuvalı tavana asar. Ayça bahçeye gider dev ağacın birine tırmanır ve beklemeye başlar.
Akşam olmuş, dev adam çuvaldaki Ayça’yı yemek için kilere gelmiş ve çuvalı tavandan indirip, yemek için çuvalı ısırmış. Dev adamın çuvalı ısırmasıyla birlikte çuvaldan kuzu melemiş, me sesi gelmiş. Allah Allah buda ne? Çuvaldan yemeğimden kuzu sesi geliyor, demiş. Çuvalı açmış birde bakmış ki meleyen kendi kuzusu Ayça değil, dev çok şaşırmış aynı zamanda Ayça’nın kendisini kandırıp kaçtığına çok kızan dev adam bir gülme sesi duymuş, bakmış ki Ayça bahçede dev bir ağacın tepesinde. Hemen bahçeye dev ağacın yanına koşmuş. Sen oraya nasıl çıktın, söylesene bana? demiş.
Ayça’da bir sabun bir bıçak ağaca sırayla koyarak çıktım demiş. Dev adam koşmuş hemen bir çuval sabun bir çuval bıçak getirmiş. Ağaca yerleştirip çıkmaya çalışmış fakat sabuna basmış kaymış, bıçağa basmış ayağını kesmiş. Bunu sürekli Ayça’ya ulaşacağım diye yapmaya çalışınca düşmekten ve ayağının kesilmesinden bitap düşmüş ve oracıkta ölmüş.
Ayça hemen ağaçtan inmiş devin öldüğünü anlayınca devin bir kulağını kesip kutunun içine koymuş ve evin yolunu tutmuş. Ormandan çıkan Ayça eve geldiğinde kendisini merak eden annesine olan biteni anlatıp devin kulağını krala götürmesi gerektiğini söylemiş. Annesi ve Ayça birlikte sarayın yolunu tutmuşlar. Günler sonra saraya vardığında, Kral dev adamın öldüğüne halkının kurtulduğuna sevinip Ayça’yı oğlu ile evlendirmek istemiş. Ayça ve annesi kabul etmişler, Prens ile evlenen Ayça mutlu günler yaşamış.
Diğer Hikayeler Bölümü İçin TIKLAYINIZ
Yazar: Adalet Peker
Kopyalanması ve bir başka yerde yayınlanması yasaktır.
Teşekkür ederim Adalet hanım. Hikayenizi çok beğendim ve severek paylaşıyorum. Başarılarınızın devamını dilerim.
çocukluğuma geri döndüm sanki, her çocuk okusun isterim,sevgiler
Teşekkürler
Çocuğuma okudum çok sevdi bu tarz hikayelerin devamını dört gözle bekliyoruz ,)
Teşekkür ederiz. Devam hikayeler gelecek